Diş implantları, eksik dişin yerine kemik içinde açılan yuvaya yerleştirilen ve diş kökü görevi gören vidalardır. İmplantın üzerine kesik diş formunda dayanak veya abutment denen ara parça sabitlendikten sonra protez uygulanmaktadır.

İmplant uygulamalarında hedef, hastaya ömür boyu hizmet sağlamasıdır. Başarı oranı %97-98 gibi çok yüksek değerlerdedir. Fakat tabii ki bazı durumlarda nasıl diş kayıpları yaşanabiliyorsa, implant kayıpları da ortaya çıkabilmektedir. İmplant ömrünü uzatmak adına en önemli husus, sigaranın içilmemesi, çok iyi ağız hiyjeni ve mutlaka belirli aralıklarla diş hekimi kontrollerinin yapılmasıdır. Eğer implantın etrafındaki dokularda herhangi iltihabi durum varsa, ne kadar erken evrede tespiti yapılırsa, tedavisi de bir o kadar basit yöntemlerle gerçekleşmiş olacaktır

Cerrahi bir işlem olan implant tedavisi büyük çoğunlukla lokal anestezi altında uygulanmaktadır. Hasta konforu açısından diş çekimine benzer yapıdadır. Bazı özel durumlarda genel anestezi altında da yapılması gerekebilmektedir.

Çene kemiğinde yeterli yükseklik ve kalınlığa sahip olan herkese diş çekiminden bile daha basit yöntemle implant uygulanabilmektedir. Yetersiz kemik yapısına sahip bireylerde ise implant uygulamasına ek olarak ileri cerrahi tekniklerden yararlanılır. Bazı sistemik hastalıkların kontrol altında olmadığı durumlarda, implant tedavisi ertelenir (onkolojik hastalıklar, şeker, kalp-damar hastalıkları).

Geleneksel implant tedavisinde implant uygulandıktan 2-5 ay sonra üzerine diş yapılır. Kemilk kalitesi, alt veya üst çeneye uygulanması, implantın etrafına kemik tozu ve ileri cerrahi tekniklerin uygulanışı bu süreci etkilemektedir. Üst çene kemiğinin süngerimsi yapısı nedeniyle, implantın kemikle kaynaşma süreci alt çeneye göre daha uzundur.

Geleneksel implant uygulamalarında, kemik içerisine implantlar yerleştirildikten sonra 2-3 ay fonksiyonsuz bir şekilde beklenmektedir. İmplantın kemiğe sıkışarak yerleşme derecesi, bekleme süresini belirleyen faktörlerdendir. Ayrıca ilave cerrahi yöntemler süreyi 2-3 ay daha uzatabilmektedir.

Dişlerin ve çenenin gelişimi tamamlandıktan sonra 18 yaş sonrası implant uygulanabilmektedir. Daha erken yaşlarda çene gelişimi tamamlanmadığından implant yapılması sakıncalıdır. Yaşlı hastalarda ise sistemik hastalıklar gibi herhangi bir engelin olmadığı durumlarda implant tedavisi güvenle uygulanabilmektedir.

İmplantın kemikle kaynaşma sürecinde ve sonrasında protezin teslim edilme sırasında kemik ve implantı çevreleyen yumuşak dokularda herhangi problem yok ise, ilerleyen zamanlarda ortaya çıkabilecek problemler çoğu zaman yetersiz ağız bakımı, bakteri ve plak birikimine bağlı olmaktadır. İmplant çevresinden plak yeteri kadar uzaklaştırılamadığında, implantı çevreleyen yumuşak dokuda mukozitis denen iltihabi durum ortaya çıkabilir. Mukozitis profesyonel temizlik ve ağız bakımının iyileştirilmesiyle kolaylıkla tedavi edilebilmektedir. Mukozitis kontrol altına alınmadığı durumlarda periimplantitis denilen, implant çevresindeki kemiğin kaybıyla sonuçlanan hastalığa yol açmaktadır. Periimplantitis tedavi edilmediği zaman implant kaybına yol açmaktadır.

İmplant materyal olarak biouyumlu titanyumdan üretilmektedir. Bu nedenle implanta karşı vücutta gelişen yabancı madde reaksiyonu gerçekleşmez. %2-3 gibi oranlarda implant kayıpları yaşanabilir, bu gibi durumlarda başarısızlığın sebebi iyi araştırılıldıktan sonra aynı bölgeye tekrar implant uygulanabilmektedir.